Aksu ile Baltama vadileri arasında, denize doğru uzanan bir yarımada üzerindeki Giresun, Karadeniz bölgesinin nadide şehirlerinden bir tanesi. Birbirinden güzel yaylaları, fındık bahçeleri ve tarihi zenginliği ile her yıl çok sayıda turistin ilgisini çekiyor.
Bir Miletos kolonisi olarak kurulan Giresun, 1397’de Türkmen Beyi Emir Oğlu Süleyman tarafından fethedilip Türklerin kontrolü altına geçmiştir. İsmini nereden aldığına dair birçok söylenti vardır ancak en bilineni, Yunanca bir isim olan ‘‘Kerasus’’un sonraları buraya gelen Romalılar tarafından ‘‘Cerasus’‘ olarak değiştirilmiş olmasıdır. Bölgede bol miktarda yetişen kirazdan dolayı bu ismi almıştır. Bir diğer rivayete göre ise Spartacus isyanını bastıran komutan ‘’Kerasus’’tan gelmiş olabileceği ve zamanla da Giresun olarak dillere yerleştiğidir.
Şehrin kuzey kısmında bulunan Giresun Kalesi’nin, Pontus Kralı 1. Farnakes Dönemi’nde yaptırıldığı biliniyor. Bölgenin en yüksek yerinde bulunan kaleye ulaşmak için 500 metrelik bir yol kat etmeniz gerekiyor ama Giresun’un en etkileyici manzarası da bu kaleden görünüyor. Burası, güneşin batışını en romantik haliyle izleyebileceğiniz, en iyi panorama fotoğrafları çekebileceğiniz, kale eteklerinde bulunan restoranlarda keyifli vakitler geçirebileceğiniz bir yer…